Cerattepe

[:tr] 

Cerattepe neresidir? Artvinliler burada madencilik yapılmasına neden karşı? Cengiz Holding burada maden aramak isteyen ilk şirket mi?

Cerattepe neresi?

Artvinliler bu soruyu, “internette Artvin kentinin bir fotoğrafına bakın, arkada gördüğünüz tepe Cerattepe’dir” diye yanıtlıyor. Artvin’e kuş uçuşu 4 kilometre uzaklıkta. Artvin kent merkezinin yamaçlarında yer aldığı tepelerden birinin zirvesine verilen isim Cerattepe.

Türkiye’nin ve dünyanın en zengin bitki örtüsüne sahip noktalarından ve kuşların göç güzergahlarından biri.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin raporuna göre (TMOBB) projenin hayata geçirilmek istendiği bölgenin tamamına yakını orman arazisi niteliğinde.

Ladin, sarıçam, göknar ve kayın ağaç cinsleri ağırlıklı olarak yer alıyor.

Yine aynı rapora göre bu alanda madencilik faaliyeti yapılması halinde 50 bin ağaç kesilecek.

Cerattepe’nin maden işletme girişimi geçmişinde hangi şirketler var?

Artvinliler Cerattepe’de maden arama girişimlerine yabancı değil.

Zira Kanadalı şirketler Cominco ve daha sonra da Inmet Madencilik sırasıyla bu bölgede maden çıkarmak için ihaleleri aldı.

Ancak o yıllarda da yerel halkın tepkisi ve açılan davalar nedeniyle buradan maden çıkaramadan ayrılmak durumunda kaldı.

 

1990’ların başında Cominco Madencilik bakır, altın, gümüş ve çinko çıkarma ruhsatı alırken açılan davalar nedeniyle buradan çıktı. 1998 yılında buradan ayrılan şirket yerini, yine Kanadalı Inmet şirketine bıraktı. Ama benzer şekilde bu şirket de madencilik faaliyeti yapamadan bölgeden çekilmek zorunda kaldı.

BBC Türkçe‘nin sorularını yanıtlayan Artvinli avukat Bedrettin Kalın, bu geçmişi anlatarak, Artvinlilerin 20 yılı aşkın bir süredir burada bir maden işletilmesine karşı olduklarını vurguluyor.

2012 yılındaki ihaleden sonra hukuki süreçte neler oldu?

Cengiz Holding, Cerattepe’deki altın ve bakır madenin işletmesini, ruhsat sahibi Özaltın Şirketi’nden redevans anlaşması ile aldı.

Böylece Cengiz Holding’e bağlı Eti Bakır A.Ş. buradaki çalışmalara başlamak için gerekli ilk adımı attı.

Ancak bu maden işletmesine karşı olan Artvinlilerin 2013 yılında yaptığı yürütmeyi durdurma başvurusu nedeniyle süreç askıda kaldı.

2014 yılında burada maden işletilemeyeceğine dair karar yerel mahkemeden çıktı ve Danıştay tarafından onaylandı.

Danıştay’ın kararı üzerine şirket, ikinci bir Çevre Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu aldı. Bu raporun olumlu olması sayesinde şirket çalışmalara başlamaya karar verdi.

Bedrettin Kalın, kendilerinin bu, şirket açısından olumlu ÇED kararına karşı dava açtıklarını belirtiyor.

Mahkeme bu itiraz sırasında yürütmeyi durdurma kararı vermediği için, şirket maden için çalışmalara başlıyor.

14 Mart’ta ise Artvinlilerin açtığı bu dava kapsamında bölgede yeniden bir keşif çalışması yapılacak.

Altın mı bakır mı?

Bugün karşısında eylemler yapılan şirket Eti Bakır A.Ş. Bu şirket sadece bakır çıkarmak için izne sahip.

Ancak, altın ve bakır madeninin bir arada olması nedeniyle yerel halk burada altın da çıkarılması ihtimalinden kaygılanıyor.

Artvinliler madene neden karşı?

Madene karşı çıkan Artvinliler, buranın heyelan bölgesi olmasının madencilik açısından ayrı bir sakınca olduğuna dikkat çekiyor.

Madene karşı mücadele edenlerden Avukat Bedrettin Kalın “Burası heyelanlı bir bölgedir. Artvin çorağına doğru sürekli kayıyor. Oradaki ormanlık bölge bu kaymayı önlüyor. O yüzden orman kesimi konusunda son derece hassasiyetimiz var. Bilim adamları, bu ormanlara dokunulduğunda burayı tutamazsınız diyorlar.”

Maden istemeyen Artvinliler aynı zamanda bölgenin kültürel, turistik ve ekolojik zenginliğine dikkat çekiyorlar.

Zira Cerattepe’nin altı Kafkasör Yaylası, sağ tarafı Hatila Milli Parkı, sol tarafı Kent Ormanı ve arkası ise Atabarı kayak merkezi.

Avukat Kalın “Madencilik faaliyeti yüzde 80 eğimli olan bir dağın tepesinde ve bizim de tepemizde yapılmaya çalışılıyor. 25 bin kişilik kent halkının sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını ihlal etmek demek oluyor. Siz yukarıda ne iş yaparsanız, onun külfeti aşağı iner” diyor.

Artvinliler ayrıca madencilik faaliyetiyle su kaynaklarının kirlenmesinden de kaygı duyduklarını anlatıyorlar.

Eti Bakır bu risklere karşı ne diyor?

Şirket ise, bakır madeninin çıkarılmasında ve işlenmesinde siyanür kullanılmayacağını, bir teleferik sistemi yapılacağı için yol yapılmayacağını, bu nedenle de ağaç kesilmeyeceğini belirtiyor.

Bu konuda görüşlerine başvurduğumuz şirket, bizi geçen hafta yaptıkları yazılı açıklamaya yönlendirdi.

Açıklamada su kaynaklarının kirlenme ihtimali konusunda şunlar söyleniyor:

“Artvin’in su kaynaklarıyla projenin hiçbir bağlantısı bulunmamaktadır. Maden arama sahası Cerattepe bölgesinde, su kaynakları ise Genya dağının eteklerinde bulunmaktadır. Bu nedenle çalışmanın kesinlikle su kaynaklarıyla hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Çalışmanın yüzey sularına hiçbir etkisi olmayacaktır. Yeraltı suları ise çökeltme havuzlarında dinlendirildikten ve biyolojik arıtma sürecinden geçirildikten sonra deşarj edilecektir.”

Şirket ayrıca madencilik faaliyetlerinin “Artvin ve çevre köylerin hiçbirinde heyelan tehlikesine yol açmayacağını” söylüyor; bunun da bilimsel raporlarla kanıtlandığını iddia ediyor.[:]