Afrika’da Güvenli Gıda Sağlanmasında Kadınların Rolü
[:tr]
Afrika’da Güvenli Gıda Sağlanmasında Kadınların Rolü
Çeviri: Çiğdem Artık
Geride bıraktığımız 2015 yılı Afrika Birliği’nin “Kadınların Güçlendirilmesi” yılı idi. 2015 sonrası kesin olan bir şey var ki; ekonomik fırsatlar sunulurken cinsiyet ayrımcılığı yok edilmediği sürece Afrika gıda güvenliğini sağlamada ve yoksulluğun azaltılmasında başarılı olmayacak. Aslında öne çıkan üst düzey politika kararları alınırken, kadınların kalkınmadaki önemi kabul edilmiştir. Tarihi Paris İklim Anlaşması metni ile iklim değişikliğine karşı harekete geçerken cinsiyetin dikkate alınması gerektiğine ilk defa değinilmiştir. “Kadınların güvenilir pazarlara erişimi”, anlamlı bir kalkınmayı gerçekleştirmek için cinsiyet eşitliğinin mutlaka sağlanması gerektiğinin de altını çizmiştir. Bu, 2030 yılına dek hayatın her alanında tam cinsiyet eşitliği sağlamayı hedefleyen ve Afrika Birliği 2063 Gündeminde en az 35 kez buna değinen Afrika kalkınma planı ile uyumludur.
Güvenli Gıda
Afrika Birliği 2063 Gündeminde belirtildiği üzere, tarımsal üretimin artması ve dolayısıyla yoksulluk ile mücadelede kadın güçlendirmesinin önemi istatiksel olarak kabul edilmektedir. Kadınlar, hem hane içi tüketim hem de satış için Afrika’daki gıdanın yüzde 80’den fazlasını üretmekte, Afrika’daki çiftliklerde ortalamanın üstü saatlerde çalışmakta, -birçok ülkedeki erkeklerin çalışma saati 371 dakika iken, onlarınki 467 dakikadan fazladır-, ancak hala üretim etmenlerinden ayrı tutulmaktadırlar. Kabul edilen cinsiyet kalıpları ve cinsiyete göre farklı işleyen arazi üzerindeki haklar, eğitime ve teknolojiye erişim, işgücü, sermaye, destek hizmetleri ve krediler gibi dinamikler, kadınların gelişmesinde engel olan etmenler arasındadır.
Tarımda kadın emeğinin göz ardı edilmesi, Afrika’nın büyük oranda gelir ve olanak yaratan geçim kaynaklarını kaybetmesi demektir. Nüfusun ortalama yüzde 64ünün tarımdan istihdam sağladığı ve gıda üretiminin yüzde 80’den fazlasının kadınlar tarafından yapıldığı düşünüldüğünde, bu çok ciddi bir orandır. Sonuç olarak, tarımsal verimliliğin iyileştirilmesi yolunda gıda üretimini sağlayan kadının üreticilik sürecinin iyileştirilmesi önemli bir adımdır.
Dünya Bankası hesaplarına göre, dünyadaki kadınlar üretim kaynaklarına (tohum, yayım hizmetleri vs.) eşit derecede erişim hakkına sahip olsa, günde 100-150 milyon daha az insan aç kalır. Bu, kadınların sahip olduğu büyük potansiyeli göstermektedir. Afrika’nın bu potansiyeli değerlendirmek için ne yapacağı ise önemli bir sorudur.
Politik Yaklaşımlar
Kadınların üreticiliğini ve dolaysıyla tarımsal üretimi arttırmak (kadınlar yüzde 80 işgücünü sağlamaktadır) ve bunların sonucu olarak sosyal açılardan da kapsayıcı büyümeyi sağlamak için Afrika Birliği 2063 Gündemi, etkili/güçlü bir stratejinin, kadınlara yönelik finansal yatırımlar yapmak – kadınların finansal kaynaklara erişimini geliştirmek- olduğunu vurgulamıştır. 2063 Afrika Birliği Gündemi, tarımsal yatırımların yüzde 30’unun kadınlara yapılmasını ve ülkelerin bütçelerinde buna yer ayırması gerektiğini savunur.
Yatırım
Toprak, üretimin önemli bir etmenidir ve Afrika gelenekleri ve kültürü kadınlara toprak mülkiyeti ve miras hakkı tanımamaktadır. Afrika hükümeti, çok çalışan kadın çiftçilerin verimli topraklara erişimini sağlamak için toprak kiralama politikalarında pozitif ayrımcılığı geliştirerek bu senaryoyu değiştirebilir.
Kredi borçlarında Risk Azaltma
Birçok ticari banka tarım sektörü için verilen kredilerin yüksek risk taşıdığını düşünür ve bu yüzden ya sektöre kredi vermekten uzak durur ya da faiz oranlarını çok yüksek tutar. Özel sektör ve gelişme ortakları ile çalışan hükümetler, kapasite geliştirmeye bağlı ticari bankalara ve verimlilik şanslarını geliştirme amaçlı düşük riskli Uyum temelli Ekosistem kullanan çiftçilere bütünleşmiş mali güvenlik depozitosu sağlamak gibi araçlarla risk azaltma yöntemlerini izleyebilirler. Ticari krediler üç yönlü risk azaltma – hükümetler tarafından güvence bedeli, kalkınma ortakları tarafından sağlanan eğitim ve kapasite geliştirme ve çiftçilerin uyguladığı düşük riskli Uyum Temelli Ekosistem yaklaşımları- araçları göz önünde tutularak kadın çiftçiler de dâhil olmak üzere bu gereksinimleri onaylanan çiftçilere verilebilir.
Eğitimde kadın teşviki
Bazen kültürel sebeplerden dolayı kırsal kesimlerdeki kadınların okula devam etmeleri onaylanmamaktadır. Hükümetler, özel sektör ve gelişme toplulukları ilgili teşvikler ile kız çocuklarının okula devam etmelerini sağlamalıdırlar. İstihdama uygun şartlar vb. gibi örnekler içinde yer alabilir.
Kadınların güvenilir pazarlara erişimi
Pazara erişim imkânlarında pozitif ayrımcılık politikaları, kadınların tarımsal üreticiliğinin iyileştirilmesinde çok faydalı olacaktır. Bu, devlet için tarım ticareti ve taze ürün arzı için doğrudan kadınların ön plana çıkarıldığı bir politika olabilir.
Mevcut ve yeni politika çalışma alanları için güvence
Belirgin bir şekilde, kadınlar, ailede ve ev içinde birçok bakım yükünü (çocuk bakımı, ev işleri vb.) “üstlenirler” ve özellikle kırsal bölgelerde yaşamları aile ve tarımsal geçim faaliyetleri arasında sürmektedir. Kadınların, geçim kaynağı olan tarımın içinde yer alabilmeleri ve verimliliklerinin artması için, tarım faaliyetlerindeki kadınların ücret ve çalışma saatleri politikaları ev ve iş arasındaki esneklik ihtiyacına göre düzenlenmelidir.
Devlet ve özel sektöre yatırım
Kadınlar aynı zamanda işsiz gençliğin çoğunluğunu da oluştururlar. Tarımdaki tüm tedarik zinciri boyunca gençlik girişimlerinin sağlanmasında bütüncül gençlik güçlendirme programlarına yapılan yatırımlar tarımdaki kadınların özgürleşmesi için katkıda bulunur.
Afrika İklim Uyumu
Uyum temelli Ekosistem yaklaşımları, iklim değişikliği altında daha az riskli olan tarımsal alanların korunmasında etkili olduğunu kanıtlamıştır. Daha fazla kız çocuğu okula giderse, düşük maliyetli ve riskli UtE yöntemleri ile yeterli bilgi ile donatılan kadınlar toprak üzerindeki haklar, finansal erişim, kredi erişimi ve danışmanlık hizmetleri konularında daha iyi koşullar ile tarıma katılırsa tarımsal girişimler iyileştirilebilir. Tarımda uygulanan UtE prensiplerini en erken öğrenme dönemleri ile bütünleştirerek okullardaki kız çocukları arasında nesiller boyunca aktarılan ekosistemlere dair bilgileri, eğitim seviyelerine göre müfredat geliştirenlerin eğitime dâhil etmeleri gerekir. Bu, tarıma katıldıklarında veya tarım planlama mevkilerinde yer aldıklarında, onların farkındalığını ve uygulamaları kullanım olasılıklarını arttıracaktır.
Ek olarak, UtE takviye dersleri, doğru bilgiyi sağlamak için yayım hizmetlerine verilmeli, uygulanan UtE yöntemleri, kadınlara ve bütün çiftçilere güncel olarak önerilmelidir.[:]